Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | hak kazanmış | eligible s. | ||
My son is eligible for a university scholarship. Oğlum üniversite bursu almaya hak kazandı. More Sentences |
||||
Genel | hak kazanmış | deserved s. | ||
Genel | hak kazanmış | coming s. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | (miras, taht vb.) gerçekten hak kazanmış | apparent s. |
Trade/Economic | ||
Ticaret/Ekonomi | maaşa hak kazanmış olma durumu | pay status i. |
Religious | ||
Dini | dinsel ayinlere katılmaya hak kazanmış topluluk üyesi | mystic i. |
Football | ||
Futbol | dünya kupasına katılmaya hak kazanmış takımlar | world cup qualifiers i. |